En Ünlü Otel

Müzik ile ilgilenenlerin klasik argümanı eskiden müziğin çok daha güzel olduğudur ve bu tespit aynen güneşin doğudan doğması, dünyanın güneş etrafında dönmesi gibi bir realitedir ve tartışmaya açık falan da değildir. 1978 yılı Grammy ödüllerinde yılın albümü seçilen Fleetwood Mac'ın Rumours plağı tüm müzikseverlerde olması gereken bir albümdür. Kötü hissetmemizi sağlayan esas olay ise 1978 yılında Rumours yanındaki diğer adaylara baktığımızda hissettiklerimizdir.

Steely Dan - Aja, James Taylor - JT, Star Wars Soundtrack - John Williams şefliğindeki Londra Senfoni Orkestrası ve Eagles - Hotel California diğer adaylardır. Ne demek istediğimi şimdi daha iyi anlamışsınızdır. 

Bu yazının konusu hepimizin çok iyi bildiği, düğünlerden kapı zillerine ve hatta asansör melodilerine kadar her yerde çalınan Hotel California parçasını da barındıran ayni adlı albümdür. Eagles, aynen Floyd gibi belli bir müzikal birikim ve olgunluk gerektiren bir gruptur ve asla Hotel California'dan ibaret "one hit wonder" dediğimiz gruplardan biri değildir.

Dünya çapında 32 milyondan fazla satmış, tüm zamanların en iyi albümlerinden biri olan albüm aslında Eagles'ın ikinci dönemi denen, grubun country/folk ağırlıklı parçalardan kurtulup rock müziğe eğildiği albümdür.

Gitarist Bernie Leadon'un gruptan ayrılması ile yerine Joe Walsh'u alan grup Miami'de stüdyoya girse de kayıtlar beklenenden uzun sürer, sebep ise hemen yan stüdyoda Technical Ecstacy albümünü kaydeden Black Sabbath'ın son derece yüksek sesle kayıt yapması ve gürültüden dolayı Eagles'ın sağlıklı kayıt yapamamasıdır, hatta albümün son parçası olan The Last Resort birkaç defa tekrar kaydedilir çünkü kayıtlarda dipte Sabbath'ın müziği duyulmaktadır. 

Kapaktaki otel Sunset Bulvarındaki ünlü Beverly Hills Hotel and Bungalows'dur. Yıllar sonra otel yönetimi gruba binanın resmini izinsiz kullandığı için dava açmış fakat mahkeme albümün otelin ününe ün kattığını ve daha da popüler hale getirdiğini dolayısı ile kazancını arttırdığını ifade etmiş ve dava geri çekilmiştir.

Albüm Hotel California ile açılır. Altı buçuk dakikalık bu şaheser geceleyin çölün ortasında giderken ortaya çıkan, içinde tuhaf fakat insana huzur veren, kendi halinde karakterlerin yaşadığı bir oteli anlatır. Bir kapan gibi içine gireni hapseden, içindeki insanların çok mutlu olduğu, adeta bir rüyada olduğu duygusunu uyandıran bir oteldir bu. Grup aslında parçayı yazarken gerilim temasını vurgulamak istese de ortaya çıkan tamamen farklı bir eser olur. Parçada anlatılanlar size çocukluğunuzu, hayal meyal hatırladığınız fakat özlemini duyduğunuz o sonsuz huzuru hatırlatır. Vokal ile birlikte adeta oteli adımlarsınız, sıcak bir yaz akşamında bahçede danseden insanları, çocukların kahkahalarını ruhunuzda hissedersiniz. 

Beni kalbimden vuran yer parçanın ortasındaki yavaşlama bölümüdür. Hikayedeki mistik kadın otelden bahsederek kendi yarattıkları şeyin esiri olduklarını ve otelden ayrılamadıklarını söyler. ana odada son bir ziyafet çekip gitmeye çalıştıklarını fakat bunu başaramadıklarını, canavarı öldüremediklerini o kadar zarif anlatır ki gözleriniz dolar, aslı şöyledir:

And in the master's chambers they gathered for the feast,

they stab it with their steely knives but they just can't kill the beast.

- Bu cümle bir taraftan da o dönemlerde tatlı/sert rekabet içinde oldukları Steely Dan'e de cevaptır aslında. Albümlerinde Eagles'a laf atan Dan'e kendi tarzlarınca cevap verirler. -

Devamında parça tekrardan hızlanır ve gitar soloları başlar. Gitar öğrenen herkesin mutlaka öğrenmeye çalıştığı efsane sololardır bunlar. Eagles'ın bir özelliği de konserlerinde parçaları birebir çalmalarıdır. Albümde parça fade out ile biter fakat grup bu albümden sonra piyasaya çıkardığı konser albümünde parçaya alternatif bir bitiş hazırlamış, sololardan sonra şarkıyı keskin bir şekilde bitirmiştir. Plağın son parçası olduğu için seyircinin alkışları kayıttan çıkarılmamış ve parça sonunda bırakılmıştır, plak döndükçe seyircinin sesi gelmeye devam eder.

A2 New Kid In town klasik bir ilk dönem Eagles parçasıdır. Hotel California'dan sonra dinleyiciyi rahatlatan bu parça çoklu vokalleri ile dikkati çeker. A3 Life in the Fast Lane'dir. Parçanın melodisi Joe Walsh tarafından yazılmış olsa da sözler Glenn Frey tarafından yazılmıştır. Hayatı çılgınca yaşayan bir çifti anlatan parçanın adı Frey'in bir esrar satıcısı ile motor ile sürat yaparken söylenen bir sözden gelir. Torbacıdan yavaş sürmesini isteyen Frey'e torbacının cevabı "bu hayat hızlı şeritte giden bir hayattır dostum" olur.

A yüzünün son parçası Wasted Time'dır. Klasik bir Eagles parçası ve çok yerinde bir son parça seçimidir. B yüzü Wasted Time'ın kısa enstrümental tekrarı ile açılır ve benim hem albümdeki hem de tüm Eagles parçaları içindeki favori parçam B2 Victim of Love ile devam eder (İkinci favorim Doolin' Dalton, üçüncü ise Witchy Woman'dır fakat ne yazık ki bu parçalar farklı albümlerdedir).

Victim of Love'ı ilk defa gençlik yıllarımda izlediğim bir videoda görüp nedir diye yıllarca aramışlığım vardır. Video Batu Mutlugil'in (Duman grubunun gitaristi Batuhan'ın babasıdır ve çok sağlam bir gitaristtir) Blue Blues Band'ının konser videosuydu ve konser Victim of Love ile açılmıştı. O gençlik dönemlerinde hiçbir şey bilmeden ağzım bir karış açık izlediğim konseri yıllar sonra tekrar gördüğümde gitar/vokalistin efsane Yavuz Çetin ve davulcunun da Kerim Çaplı olduğunu farkedip birkaç dakika konuşma yeteneğimi yitirdiğim de doğrudur. Bu parçanın diğer bir özelliği de hücum kayıt şeklinde kaydedilmiş olmasıdır, sadece vokallerde bazı eklemeler yapılmıştır.

B3 Pretty Maids All in a Row eşimin nefret ettiği bir parçadır, sebebi ise benim kendisine yardım ederken en fazla söylediğim parçalardan biri olmasıdır. Özellikle uuuuu diye giden vokal yerlerinde değişik teknikler denemeyi tehlikeli olsa da alışkanlık haline getirdim, çok keyifli siz de kendi evinizde deneyebilirsiniz.

Uçsuz bucaksız bir kumsalda tek başına duran bir kulübe düşünün. Her gün güneşin ufukta huzur içinde kaybolduğu, denizin sesinin ninni gibi sizi uyuttuğunu, sarıp sarmaladığını hayal edin bir an için. B4 Try and Love Again o kulübede dinlemek isteyeceğiniz tek parçadır. Nedendir bilmem Eagles parçaları bana yaz mevsimini hatırlatan parçalardır ve bunların en güzellerinden biri de Try and Love Again'dir.

Albümden sonra uzun bir turneye çıkan grupta yorgunluklar ve grup içi tartışmalar daha da belirginleşir ve bas gitarist Randy Meisner gruptan ayrılır. 1979 yılında çıkan The Long Run albümünden sonra grup dağılır. Yazının başında da söylediğim gibi Eagles dinlemek belli bir birikim ve olgunluk gerektirir. Country/folk öğelerle rock müziği harmanlayan grubun kendine has bir soundu vardır ve bunun sebebi de grubun stüdyoda çok zaman geçirmesi ve tüm parçaları yüzlerce defa tekrar etmesidir, bu yüzden konserlerini izlerken parçaların aynen plaktaki şekli ile çalındığını farkedersiniz.

Odyofil Notu: Albümün orjinal Amerikan ilk baskısı harikadır, eğer makul fiyata bulunabilirse tabi.

1976 Japon ilk baskısı gerçekten de övüldüğü kadar iyi olan bir versiyon olmakla birlikte dikkatli olmakta fayda var, bu versiyon ile ilgili çok bilgi yok ve satıcılar da bunun farkında, epey uğraşmak yazışmak lazım ;)

1981 Japon baskısı benim de kolleksiyonumda olan, inanılmaz iyi ses kalitesine sahip bir versiyon. 1976 ile A/B yaptığım zaman aralarında pek fark yok, bu da iyi bir tercihtir.

1984 Mobile Fidelity baskısı iyi olmasına rağmen temiz bir kopya için 200 Euro ödemek pek mantıklı değil.

Bana göre bu albümün en iyi versiyonu 1992 DCC Classics. Lambalı sistem kullanılarak Kevin Gray ve Steve Hoffman tarafından masterlenen bu versiyon inanılmaz güzel fakat bir o kadar da pahalı.

Albümün bütçe dostu ve bir o kadar da kaliteli versiyonları mevcut. Rhino plak şirketi için 2014'te Bernie Grundman tarafından yeniden masterlenen Avrupa versiyonun ses kalitesi gerçekten iyi.

*2017 yılında GAK TV haber portalında yayınlanmıştır